Скачать книгу

anlamı da aşağı yukarı böyle sayılır. Malı, eşyayı, parayı çalışarak elde edebilirsin. Ama can öyle değil. O yüzden kendi kıymetini bilmeli, sağlığına dikkat etmelisin.”

      “Çalmışsınız işte!”

      “Yapma Hızlıpati! Bizim atasözlerimizi kendinize uyarlamışsınız.”

      Çok kızmıştım amirim. Bir tane atasözü bizim patisözümüze benziyor diye böyle konuşması beni sinirlendirdi. Başka örnek istedi, ben de patisözlerimizi söyledim.

      “Dört patinin nesi var, sekiz patinin sesi var.”

      “Aa! Bu hiç olmamış ki. Dört patinin de sesi olur. Bu atasözünü hiç anlamamışsınız bir kere. Ayrıca o sözün doğrusu şöyle, bir elin nesi var, iki elin sesi var.

      “Fazla ciğer göz çıkarmaz.”

      “Fazla mal göz çıkarmaz diyecektin galiba.”

      “Kedinin boynuna ciğer as.”

      “Onun doğrusu, kedinin boynuna ciğer asılmaz.

      “Sabreden kedi, muradına erdi.”

      “O da şöyle olacak; sabreden derviş muradına ermiş.

      “!x?*!!!”

      “Başka yok, bu kadar. Beş tane patisözümüz var biz kedilerin. Hepsini de çalmışsınız zaten…”

      Çok sinirlenmiştim Amir Mırlak. Hayatım benim hâlime gülmeye devam ederken ben kızmış kedi mırlamamızı yapıp odadan çıktım.

      Boğaz Kirlenir mi?

      “Baran! Canım ne istiyor biliyor musun?”

      “Ne istiyor bakalım?”

      “Şöyle peynirli makarna, üzerine ton balığı, onun üzerine tavuk ciğeri serpilmiş ama az pişmiş olacak. En üstte de balık yumurtası ve kaymak olsun.”

      Baran kusacak gibi oldu Amir Mırlak. Hatta yaratık gibi böğürdü ve eli ile ağzını kapattı.

      “Öğğğk! Nasıl bir damak tadın var senin?”

      “Tamam, o zaman hepsi ayrı ayrı olsun.”

      “Başka bir emriniz?”

      “Kızma bana. Her gün kuru mama yemekten fenalık geldi.”

      “Kızmıyorum. Biz de isteriz yediğimiz her şeyden sana da vermeyi. Ama senin sağlığın için sadece kuru mama vermek zorundayız.”

      “İyi de dışarda yaşayan bir sürü kedi var. Ne bulurlarsa onu indiriyorlar mideye. Hiç de sağlık sorunları yok Baran efendi. Beni mi kandırıyorsun?”

      “Of Pati! Onların başlarında dökülen tüyler yüzünden ciyak ciyak bağıran bir insan annesi de yok ama. “

      “Ne demek istiyorsun?”

      “Tüylerinin sağlıklı olması ve sağa sola dökülmemesi için o kuru mamalardan başka bir şey yememen lazım. Üstelik onlarda senin sağlığın için gerekli olan bütün vitamin ve mineraller var. Yani tamamen siz kediler için özel.”

      “Beni düşünüyorsunuz, aman ne güzel. İyi de yazık değil mi bana? Hep aynı şey, hep aynı şey… Ben de arada değişik lezzetler tatmak istiyorum.”

      Bu acındırmama dayanamayan Baran mutfağa gidip buzdolabını açtı. Epeyce buzdolabının içini kurcaladıktan sonra mama kabıma daha önce hiç koklamadığım ve görmediğim bir şeyler koydu.

      “Al bakalım Hızlıpati.”

      “Bu ne?”

      “Közlenmiş patlıcan. Değişik lezzetler istiyordun ya. Al sana çok değişik bir tat. Ye bakalım.”

      Yavaşça yaklaşıp tedirginlik içinde mama kabımın içindeki tuhaf görünümlü şeyi kokladım amirim. Hımm, oldukça güzel kokuyordu. Dilimin ucu ile tadına baktım ve bayıldım. Çok lezzetliydi bu patlıcan denen şey. O kadar lezzetliydi ki yerken kulaklarım titriyordu. Nefes almadan yutmuşum bütün yemeği. Neşe içinde o muhteşem kuyruğumu salladım ve Baran’a teşekkür ettim. Bu keyiflenişim Baran’ın çok hoşuna gitti ve tekrar buzdolabını açarak karıştırmaya başladı.

      “Hangisini versem acaba? Hah buldum! Al bakalım.”

      “Bu ne?”

      “Fındık ezmesi. Bakalım beğenecek misin?”

      “Enfes!”

      Harika bir tadı vardı Amir Mırlak. Onu da bir çırpıda yedim. Sonra da keyifle mırlayarak, “Sıradaki!” diye bağırdım. Bu sefer gözlerimi kapattım ve Baran’ın mama kabıma koyduğu yeni yemeği tahmin etmeye çalıştım.

      “Süt kokusu var bunda. Ama sıvı değil kesinlikle. Açıyorum gözlerimi Baran.”

      “Aç bakalım.”

      “Aa! Bu da ne?”

      “Tulum peyniri. Harika bir tadı vardır.”

      “Bayıldım! Hadi tekrar kapadım gözlerimi. Başka bir şey koy.”

      “Hımm, koydum. Kokla hadi.”

      “Çok fazla koku var bu yemekte. Açıyorum gözlerimi Baran. Bu da ne? Çok değişik bir görüntüsü var.”

      “Kısır. Annem çok sever. Yiyecek misin?”

      “Tabii ki yiyeceğim.”

      Salçalı, baharatlı, ekşili, müthiş bir tadı vardı amirim. Kısırın ardından pırasalı börek, makarna salatası, zeytinyağlı yaprak sarması, tarçınlı kek, keşkül ve sütlaç yedim. Çok eğleniyorduk Baran’la. Sonra Baran bu kadar çeşit yemeğin neden olduğunu düşünmeye başladı.

      Конец ознакомительного фрагмента.

      Текст предоставлен ООО «Литрес».

      Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.

      Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.

/9j/4AAQSkZJRgABAQEAYABgAAD/4QBORXhpZgAATU0AKgAAAAgABAMBAAUAAAABAAAAPlEQAAEAAAABAQAAAFERAAQAAAABAAAOw1ESAAQAAAABAAAOwwAAAAAAAYagAACxj//bAEMABwUFBgUEBwYFBggHBwgKEQsKCQkKFQ8QDBEYFRoZGBUYFxseJyEbHSUdFxgiLiIlKCkrLCsaIC8zLyoyJyorKv/bAEMBBwgICgkKFAsLFCocGBwqKioqKioqKioqKioqKioqKioqKioqKioqKioqKioqKioqKioqKioqKioqKioqKioqKv/AABEIAYABNQMBIgACEQEDEQH/xAAfAAABBQEBAQEBAQAAAAAAAAAAAQIDBAUGBwgJCgv/xAC1EAACAQMDAgQDBQUEBAAAAX0BAgMABBEFEiExQQYTUWEHInEUMoGRoQgjQrHBFVLR8CQzYnKCCQoWFxgZGiUmJygpKjQ1Njc4OTpDREVGR0hJSlNUVVZXWFlaY2RlZmdoaWpzdHV2d3h5eoOEhYaHiImKkpOUlZaXmJmaoqOkpaanqKmqsrO0tba3uLm6wsPExcbHyMnK0tPU1dbX2Nna4eLj5OXm5+jp6vHy8/T19vf4+fr/xAAfAQADAQEBAQEBAQEBAAAAAAAAAQIDBAUGBwgJCgv/xAC1EQACAQIEBAMEBwUEBAABAncAAQIDEQQFITEGEkFRB2FxEyIygQgUQpGhscEJIzNS8BVictEKFiQ04SXxFxgZGiYnKCkqNTY3ODk6Q0RFRkdISUpTVFVWV1hZWmNkZWZnaGlqc3R1dnd4eXqCg4SFhoeIiYqSk5SVlpeYmZqio6Slpqeoqaqys

Скачать книгу