Аннотация

"Natüralizmin öncüsü Émile Zola'nın Médan'daki evinde toplanan dönemin önde gelen yazarları geçmişin anılarına dalarlar ve bu sohbet ortamının sonucunda ortaya 1870 Fransa-Prusya Savaşı'nı konu alan altı öykü çıkar. 1880 yılında yayınlanan ve Médan Geceleri adı verilen bu öykü derlemesi edebiyat çevrelerinde geniş yankı uyandırır. Cesetlerin ve yıkıntıların ortasında «„Zafer!“» naraları atan aptal subaylardan, sözde vatansever burjuvaların savaş ortamında iyice su yüzüne çıkan ikiyüzlü ve aşağılık ahlakına, «„düşman“»la savaşmayı beklerken tek yapabildikleri şey müdavimi oldukları genelevi yerle bir etmek olan «„kahraman“»lardan, tek bir emirle askerleri ölüme gönderip kendileri zevk ve sefa içinde gününü gün eden generallere ve askerlerin dostluk, korku, hastalık, gözyaşı, bit, pislik, ölüm ve firarına hiç eskimeyen ve değişmeyen bir tablo… Zola, Maupassant, Huysmans, Céard, Hennique ve Alexis gibi dünya edebiyatının klasikleşmiş yazarlarından savaşın insanlıkdışılığına, dehşetine ve anlamsızlığına dair bu unutulmaz savaş karşıtı öyküler ilk kez Türkçede…"

Аннотация

"Rönesans sahneyi bireyciliğin aldığı, sanatta güzellik duygusunun şaşırtıcı ve eksiksiz bir coşkuyla uyandığı bir dönem ya da Kıta Avrupası'nın aklın egemenliğine girdiği ve kendisinden sonraki akımlara bir anlamda öncülük eden akademik bir terim ve üslup tanımından mı ibarettir? XV. yüzyılda İtalya'da ışımaya başlayıp,karşılığını XVI. yüzyılda tam anlamıyla Fransa'da bulan bu kültürel kavram, sayısız kaynak çatısı altında incelenmiş, irdelenmiş, araştırılmıştır. Fakat bu yeniden uyanış ve silkinişin gerçekte ne olduğu sorusu, onu gösteren terimin gelişiminden ve öncüllerinden ayrı tutularak hata edilir. Rönesans'ın Serüveni seçkisi sanat ağırlıklı olmak üzere Panofsky, Huizinga, Vasari, Wölfflin gibi sanat tarihinde yer etmiş araştırmacıların kaleme aldığı makalelerin yanı sıra Machiavelli, da Vinci, Cavalieri, Kepler gibi düşün ve bilim insanlarının yazışmaları ve notlarıyla bu erguvan rengi-altın tonlarında, hoş bir aydınlığın altında gür seslerin çınladığı şenlik dünyasını gerçek aydınlığa kavuşturuyor. Bitimsiz bir canlılık kazanan ve aklın egemen duvarlarını sarsılmazca ören Avrupa'nın yanı sıra Ortodoks ve Müslüman dünyasının da XVI. yüzyılına ışık tutuyor. Rönesans'ın Serüveni, seçkin çevirmenlerin Türkçeye kazandırdığı metinlerle dolambaçlı soruların beylik yanıtlarını unutturacak bir kaynak-kitap niteliği taşıyor."