Скачать книгу

      April giysilerini katlamayı bırakıp Riley’e baktı.

      “Yani gideceksin öyle mi?” diye sordu.

      “Bilmiyorum April,” dedi Riley.

      “Bilmeyecek ne var? Bu senin işin, öyle değil mi?”

      Riley kızının gözlerinin içine baktı. İkisi arasındaki zor günler bitmişe benziyordu. Peterson’la yaşadıkları dehşetten beri yeni bir bağ oluşmuştu aralarında.

      “Tekrar bölge görevine gitmeyi düşünmüyordum,” dedi Riley.

      April’ın gözleri şaşkınlıkla büyüdü.

      “Ne? Anne! Kötü adamları indirmek senin eniyi aptığın iştir.”

      “Öğretmekte de iyiyim,” dedi Riley. “Çok iyiyim. Hem seviyorum da. Gerçekten.”

      April anlayamıyormuş gibi omuz silkti. “İyi o zaman, git ve öğret. Seni kimse durdurmuyor. Ama pes etme. Bu da en az onun kadar önemli.”

      Riley başını salladı. “Bilmiyorum April. Sonuçta sana yaşattığım…”

      April ona inanmayan gözlerle baktı. “Sonuçta bana yaşattığın mı? Sen neden söz ediyorsun? Sen bana hiçbir şey yaşatmadın. Ben Peterson adında bir psikopat tarafından kaçırıldım. Beni kaçırmasaydı başka birini kaçıracaktı. Kendini suçlamaya başlama.”

      Kısa bir sessizlikten sonra April, “Otur anne. Konuşmamız gerek.” dedi.

      Riley gülümsedi ve yatağın üzerine oturdu. April ona sanki annesiymiş gibi davranıyordu.

      İhtiyacım olan şey belki de bana biraz annelik yapılmasıdır, diye düşündü Riley.

      April, Riley’in yanına oturdu.

      “Sana hiç arkadaşım Angie Fletcher’dan söz ettim mi?” dedi April.

      “Sanmıyorum.”

      “Yani, biz onunla bir süre çok yakındık. Ama sonra o başka okula gitti. Çok akıllıydı. Benden yalnızca bir yaş küçüktü. On beş yaşındaydı. Herkesin Trip diye çağırdığı bir adamdan uyuşturucu almaya başladığını duydum. Eroin batağına saplandı. Ve eroin almak için parası bittiğinde Trip onu fahişe olarak çalıştırıyordu. Kendisiyle birlikte hareket etmesi için onu şahsen eğitmişti. Angie’nin annesi perişan oldu. Angie’nin kayıp gittiğinin farkındaydı. Hatta Trip onu kendi internet sitesinden bile pazarladı. Ona, sonsuza kadar kendisinin olduğunu gösteren bir dövme yaptırdı.

      Riley çok şaşırmıştı. “Ona ne oldu?”

      “Yani, Trip sonunda yakalandı ve Angie bir uyuşturucu rehabilitasyon merkezine yatırıldı. Bu olay biz henüz bu yaz Upstate New York’tayken oldu. Ondan sonra Angie’den haber alamadım. Tek bildiğim şu an on altı yaşında ve hayatı mahvoldu.”

      “Bunları duyduğuma çok üzüldüm,” dedi Riley.

      April sabırsılıkla homurdandı.

      “Gerçekten anlamıyorsun değil mi anne? Senin özür dilemen için bir neden yok. Sen bütün hayatını bu tür şeyleri durdurmak için harcadın. Ve Trip gibi adamları uzak tuttun. Bazılarını sonsuza kadar… Ama eğer sen en iyi yaptığın işi bırakırsan, bunu senin için kim devralacak? Senin kadar iyi olan birisi mi? Sanmıyorum anne. Hiç sanmıyorum.”

      Riley bir süre hiç konuşmadı. Sonra gülümseyerek April’ın elini sıkıca tuttu.

      “Sanırım bir telefon görüşmesi yapsam iyi olacak,” dedi.

      Bölüm Yedi

      FBI jeti Quantico’dan havalanırken Riley başka bir canavarla karşılaşmaya gittiğinden emindi. Bu düşünceden çok rahatsız olmuştu. Bir süre de olsa katillerden uzak kalmayı umudediyordu ama bu işi kabul etmek sonunda yapılacak en iyi şey gibi görünüyordu. İşi kabul edeceğini söylediğinde Meredith çok sevinmişti.

      O sabah April geziye gitmişti ve Riley ile Bill Phoenix’e gitmek için yoldalardı. Uçağın penceresinin dışında, öğlen zamanı kararmaya başlıyor ve yağmur damlaları cama çarparak çizgiler çiziyordu. Uçak karmakarışık gri bulutlardan daha temiz gökyüzüne çıkana kadar Riley koltuğunda kemeri takılı olduğu halde oturdu. Sonra altlarına, muhtemelen ıslanmamak için kaçışan insanların görünmesini engelleyen yastıksı bir zemin yayıldı. Ve Riley günlük keyifler ve korkular ya da her ikisinin arasını düşünmeye başladı.

      Uçuş düzelir düzelmez Riley Bill’e dönerek, “Bana ne göstereceksin?” diye sordu.

      Bill laptopunu çıkararak ikisinin önündeki masaya koydu. Açıkça suyun dibine battığı belli olan büyük, siyah bir çöp torbasına ait fotoğrafı açtı. Torbanın açık ağzından, içindeki ölünün beyaz eli görünüyordu.

      Bill, “Nancy Holbrook’un bedeni Phoenix’in dışındaki rezervuar sistemindeki yapay bir gölün içinde bulunmuş. Çok pahalı bir hizmet veren 30 yaşında bir eskortmuş. Başka bir deyişle pahalı bir fahişeymiş.”

      “Boğulmuş mu?” diye sordu Riley.

      “Hayır. Ölüm nedeni oksijensiz kalma gibi görünüyor. Sonra kalın çöp torbasına tıkılıp göle atılmış. Çöp torbasına ağır taşlar konmuş.”

      Riley fotoğrafı yakından inceledi. Kafasında bir sürü soru oluşmuştu.

      “Katil fiziksel bir delil bırakmış mı?” diye sordu. “Parmak izi, doku örneği, DNA?”

      “Hiç bir iz bırakmamış.”

      Riley başını salladı. “Anlamıyorum. Yani cesedin ortadan kaldırılmasını. Katil neden biraz daha zahmete girmedi ki? Bir tatlı su gölü cesetten kurtulmak için idealdir. Tatlı suda ceset batar ve çabuk çürür. Tabii şişme ve gazlar yüzünden sonradan yüzeye çıkabilir. Ama torbadaki taşlar bu sorunu da çözer. Neden onu sığ suda bıraksın ki?”

      “Sanırım bunu bizim bulmamız gerekiyor,” dedi Bill.

      Bill cinayet mahalline ait başka fotoğraflar da çıkardı ama Riley bunlarda pek bir şey bulamadı.

      “Peki ne düşünüyorsun?” dedi. “Seri bir katille mi karşı karşıyayız?”

      Bill kaşlarını düşünceli biçimde kaldırdı.

      “Bilmiyorum,” dedi. “Açıkçası öldürülmüş tek bir fahişeyi araştırıyoruz. Tabii Phoenix’te başka fahişeler de kayboldu. Ama bu yeni bir şey değil. Ülkedeki tüm büyük şehirlerde rutindir bu.”

      “Rutin” kelimesinin Riley’i rahatsız eden bir akoru vardı. Belli bir sınıfa ait kadınlar nasıl ‘’rutin’’ olarak adlandırılabilirlerdi? Yine de Bill’in söylediğinin gerçek gerçek olduğunu biliyordu.

      “Meredith aradığında bunun acil olduğunu söyledi,” dedi. “Ve şu an da bize birinci sınıf hizmet veriyor, bizi Bau jeti ile doğruca oraya gönderiyor.” Riley bir an daha öncesini düşündü. “Tam olarak söylediği arkadaşının bizden buna bir seri katilin işiymiş gibi bakmamızdı. Ama sen bunun bir seri cinayet olduğundan kimsenin emin olmadığını ima ediyorsun.”

      Bill omuz silkti. “Olmayabilir. Ama Meredith, Nancy Holbrook’un erkek kardeşi Garrett Holbrook’a çok yakın görünüyor.”

      “Evet,” dedi Riley. “Bana akademiye birlikte gittiklerini söyledi. Ama tüm bu olanlar hiç sıradan değil.”

      Bill

Скачать книгу