ТОП просматриваемых книг сайта:
Heleteli Şairler ve Şiirleri. Ekrem Barak Arıkoğlu
Читать онлайн.Название Heleteli Şairler ve Şiirleri
Год выпуска 0
isbn 978-625-6853-11-9
Автор произведения Ekrem Barak Arıkoğlu
Издательство Elips Kitap
Candan etmese de maldan edici.
(Zeynebim Zeynebim Allı Zeynebim
Yedi köy içinde şanlı Zeynebim.)
Zaman ilerler, aylar ayları yıllar yılları kovalar. Zeynep çoluk çocuğa karışır. Ahmet attan düşmüş vücudu yara bere içinde kalmıştır. Yerinden kımıldayamaz olmuştur. Kendisini gizlice ziyarete gelen Zeynebi gören Ahmet kendiliğinden ayağa kalkar ve derin bir ah çekerek şunları söyler:
Yine bahar gelmiş dağlar alaca
Sürüm sürüm sürünesin Garaca
Gıyamete gadar galsın saña Sıraca
Bu yıl bu gız bizi candan edici
Candan etmese de maldan edici.
(Zeynebim Zeynebim Allı Zeynebim
Yedi köy içinde şanlı Zeynebim.)
Der ve iki gün sonra ölür.
Gurt Hasan Ahmet bir gün atının üzerinde Yalangoz deresine yukarı giderken sıcaktan bunalır, üzerindeki gömleğini çıkarır ve atletle kalır. Bu sırada karşıdan Allı Zeynep çıkar ve Gurt Hasan Ahmet’i atletli hâliyle görür. Gurt Hasan Ahmet “Öleydim de Zeynep beni bu halimle görmeyeydi” der. Şaş Ali Ağabeyden dinlediğim bu hadise hayatta insanın bir kez yaşayabileceği âşkı en iyi tarif eden cümledir: “Öleydim de Zeynep beni bu hâlimle görmeyeydi!”
Allı Zeynep hikâyesi Helete’nin dışında da vardır. Heleteli Allı Zeynep ile özellikle Erkan Oğur’un söylediği Allı Zeynep türküsünde geçen yer adlarından birden çok “Allı Zeynep” hikâyesi olduğu bilinmektedir. Sivas’ın Kangal ilçesinde de böyle bir aşk hikâyesinin yaşandığı anlaşılıyor türkünün sözlerinden:
Kangal’dan aşağı Mamaş’ın köyü
Derindir kuyusu serindir suyu
Güzeller içinde Zeynebin huyu
Zeynebim Zeynebim allı zeynebim
Beş köyün içinde şanlı Zeynebim
Biz buraya Helete köyümüzde yaşanmış, kahramanları ve yaşananlar herkes tarafından bilinen, Helete köyüne ait olduğu kesin olan şiir dörtlüklerini aldık. Çünkü bu dörtlüklerde yer adları ve şahıs adları geçmektedir.
Allı Zeynep hikâyesini ve şiirleri Torunu Mehmet Saygaz’ın yazdıklarından, Şaş Ali Barak ağabey ve Havus Mehmet’den kaydettiğim derlemelerden ve Sait Öztürk’ün “Helete Halk Şairleri Üzerine Bir Deneme” adlı yazısından mukayese yoluyla oluşturdum.
GÜLEY KIZ
Heleteli Vırıtlardan Dellal’in kızı Güley ile akrabası Delley birbirlerine âşık olurlar. Ama büyükleri Güley’i Gabalcı ile sözler. Eşkıyalar ile girilen bir çatışmada Gabalcı’nın ağabeyi Halil ölür ve eşi dul kalır. Bu durumda Gabalcı geleneğe uymak zorunda kalır ve dul kalan yengesi ile evlendirilir. Sözlüsü ile evleneömeyen Güley böylece sevdiği Delley’e kavuşur. Şiirin sözleri Güley Gabalcı ile sözlendiği zaman Delley tarafından söylenmiştir:
Güleyim oturmuş taşın üstüne
Taramış zülfünü gaşın üstüne
Yeri Güley yeri dayanılmıyor
Örüm vakti gelmiş uyanılmıyor.
Güley’in yorganın serin sapıya
Çifte dayak verin çatal gapıya
Saba geçmez misin Başyurt Tepeye
O zaman fırsatın alırım Güley
Yeri Güley yeri yârin olayım
Savran düşman olsa seni alayım.
Çeyizini gır atlara vurdular
Şimdiye de Helete’ye vardılar
Güley gızı Gabalcıya verdiler
Yeri Güley yeri dayanılmıyo
Örüm vakti gelmiş uyanılmıyor.
Goca Fatma bannakların gırıla
Buzaa eme Dellal saña darıla
Delley oğlan Güley gıza sarıla
Yeri Güley yeri yârin olayım
Helete düşman olsa seni alayım.
(Güley Kız hikâyesini ve şiirini Öğretmen Mustafa Sümen’den derledim.)
SEVLER MEHMET KÜRTMEN
Rahmetli Sevler Mehmet (Kürtmen) Amca Helete’nin hazır cevap, nükteli, hesabı kitabı bilir, güzel şiir söyleyenlerinden biriymiş. Maalesef eskiden güzel şiir söyleyenlerin şiirleri kendileriyle birlikte kaybolup gitti. Mehmet Amcanın şiirlerinden birkaç tanesini Kızı Zeynep Barak abla bir deftere kaydetmiş. Aşağıdaki şiirlerin bazılarını o defterdeki kayıttan aldım. Belki asıllarında ufak tefek farklılıklar vardı. Ama ben yazılı olan şekliyle buraya geçtim.
Halil Ağa’nın bir iti varmış. Köme götürmek için iti katırın arkasına bağlamış. Katır ürkmüş köpeği sürüklemiş, köpek ölmüş. Sevler Memmet bu olaya şiir söylemiş:
Katır kaçar it sürünür
Tozda dumanda görünür
Saba bir gün ben ölünce
İt hakkını benden alır
Mındar Dere havız idi
Gilgilimiz gavız idi
Sarı itimiz yavız idi
Nenni sarı itim nenni
Gatır kaçar it sürünür
Tozda dumanda görünür
Halimiz nice bilinir
Nenni sarı itim nenni
İtimin tüyleri pamuk
Ağlatmayın bağrım yanık
Acer ipi kesti Yumuk
Hangi dertlere öleyim
İki kaşa bir taşa
Üçüncüde vurdu taşa
Ankara’dan İsmet paşa
Yasa gelir Halil Ağa
Sevler Mehmet 20-25 yaşlarındayken annesi dul bir kadınmış. Üzüm bağının içinde bir kütük varmış. Kütüğü yakayım da yerine bir tiyek dikeyim demiş. Kütüğü yakınca bağın siyeci tutuşmuş. Sevler Memmet koşup varmış ki anasına bir şey olmamış. Daha önce yanan Hail Ağa’nın baskısıyla bunu birleştirip bir hiciv şiiri söylemiş:
Halil Ağa
Sevler Eşe Sevler Eşe
Ne kazalar geldi başa
Taşlar alak vurak döşe
Nenni siyeç baskım nenni
Sevler Eşe
Kesilsin borannı başım
Ütüldü kirpiğim gaşım
Nerede yandıysa şeşim
Bilemiyom Halil Ağa
Halil Ağa
Baskım