Скачать книгу

Bir daha dönmeyecek; buna karar verdi! Otuz üç yıllık evlilik bağı koptu, artık bir başına kaldı. Şu yalnızlık tesirli değil mi? Otuz üç yıldan sonra her yerde, her şeye karşı yalnız! Bu geniş denize, bu uzak ufuklara karşı yapayalnız! Hattâ gökyüzü bile, o lâcivert gözleriyle kendisine acır gibi bakıyordu. Derin düşünceler içinde biraz deniz kıyısına doğru inmek istiyordu, bir kedi görünce hemen yolunu değiştirdi. Yörükali’ye (Büyükada’da bir koy) vardı. Epey zaman deniz yüzünden aşk sarhoşluğu içine dalıp gidiyordu. Gerçeğin hayâl kırıcı eli bütün vücudunu sarsarak sersemlik hâlinden uyandırdı.

      Saat ilerledi, öğle yaklaştı. Evine bir daha dönmemek üzereydi. Bu karar, kesindi. Bu belli, ama öğle yemeğini nerede yiyecek? Akşam nereye gidecek? Geceyi nerede geçirecek? Bağımsız bir yaşam, kesin bir karar, para ile olur; ama kendisinin sabah yemeği için yeterli parası yoktu. Genellikle sabah karısı, hazırlayarak şimdi sofranın üzerine yemek koyuyordu. Yemeğinin dumanı gözünde tütmeye başladı. Sahilinde duruyordu. Denizin dalgalan yavaş yavaş sahile çarpıyordu. Kendisine, “Git git, karına git!” diyordu. Ya kediler! Bununla birlikte, karısının, “Sen memnun ol ki ben kedileri seviyorum. Ya bunların yerine erkekleri sevsem…” sözü akla yakın değil mi?

      Horozların garip sesleri, ıssız bir dünyada yalnızlığını arttı. “Git, git, karına git!” diyordu. Kiliseler öğle vaktini ilân için çan çalmaya başladılar. O ıssızlık ve sessizlik içinde uzaktan uzağa akseden çanlar, hep bir ağızdan, tek düze bir uyumla, “Git, git, karına git!” sözünü tekrar ediyorlardı.

      Ayağa kalktı, eve yürümeye başladı.

      Belki de onun kesin kararından döndü. Çam ağaçlarının aralarından kimi zaman görünmeyerek, kimi zaman ortaya çıkarak evine doğru, süratle dönüyordu. Düşünceli bir yüz, üzgün bir hâl ile evine giderek, eşine hiçbir şey söylemeden, doğru odasına çıktı. Minderin üzerine kapanıp da hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. Karısı büyük bir özen ve incelikle oda kapısını açarak, “O kadar bağırarak ağlama. Kedilerimi mi korkutacaksın!” dedi.

Упражнения

      1. Что раздражало мужа в поведении котов? Выберите неверный вариант ответа.

      a) ev sahibiymiş gibi yürürlerdi

      b) kulak tırmalayan sesleriyle kavga ederlerdi

      c) sürekli evden kaçmaya çalışıyorlardı

      d) bu adama evinde oturmak için bir yer bırakmıyorlardı

      e) eşyalarını kırarlardı

      2. Подставьте првильные союзы и послелоги в предложения.

      Ki, ile, ya…, ya…, gibi, ama, için.

      1) En son yanıtını isterim: __ ben, __ kediler!

      2) Sen memnun ol ____________________ ben kedileri seviyorum!

      3) Bu belli, ____________________ öğle yemeğini nerede yiyecek?

      4) Hattâ gökyüzü bile, o lâcivert gözleriyle kendisine acır __ bakıyordu

      5) Bağımsız bir yaşam, kat’i bir karar, para ____________________ olur; halbuki kendisinin sabah yemeği ____________________ yeterli parası yoktu.

      3. Расставьте события рассказа в правильном порядке.

      Конец ознакомительного фрагмента.

      Текст предоставлен ООО «ЛитРес».

      Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на ЛитРес.

      Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.

      Примечания

      1

      Основа глагола + (y)an – причастие, использующееся в настоящем и прошедшем времени. Отвечает на вопрос «какой?». Например, здесь «yırtılan» – порванный

      2

      Основа глагола + mayı/meyi bilmek – уметь что-то делать

      3

      Основа глагола + maya/meye çalışmak – пытаться что-то сделать

      4

      Основа глагола + (y)arak/erek – деепричастие образа действия, отвечающее на вопрос «как?», «каким образом?». Например, здесь «küçük bir fırsattan yararlanarak» – пользуясь малейшей возможностью

      5

      Форма «-sAydI» выражает, как правило, какое-либо неосуществленное действие, чаще всего относящееся к прошедшему времени («если бы»). «Bunu duysaydı» – «если бы он услышал»

      6

      Форма «-sA» выражает, как правило, какое-либо неосуществленное действие, чаще всего относящееся к настоящему времени («если бы»). «Ya bunların yerine herifleri sevsem» – «А если бы вместо них я любила бы парней»

/9j/4AAQSkZJRgABAQEASABIAAD/2wBDAAgGBgcGBQgHBwcJCQgKDBQNDAsLDBkSEw8UHRofHh0aHBwgJC4nICIsIxwcKDcpLDAxNDQ0Hyc5PTgyPC4zNDL/2wBDAQkJCQwLDBgNDRgyIRwhMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjIyMjL/wgARCAk2BaQDASIAAhEBAxEB/8QAGwABAAIDAQEAAAAAAAAAAAAAAAECAwQFBgf/xAAaAQEBAQEBAQEAAAAAAAAAAAAAAQIDBAUG/9oADAMBAAIQAxAAAAHOPzv2AAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAADf2u/LjDh1AOvXvy5TqDlusOSdLnvmuxTpjlOpJynZ5mbhdjHqct2Ofm6515rkOpfeOQvTj1GxZru3fvx4Lvc/OtEceoQA

Скачать книгу